İşçinin, işverenden ihbar tazminatı alabilmesi için kanunda belirli şartların varlığı öngörülmüş olup anılan şartların gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Buna göre;
4857 sayılı İş Kanuna göre; işçinin, kanunen geçerli olarak kurulmuş, belirsiz, sözlü veya yazılı bir iş sözleşmesi tarafı olması gerekir. Zira belirli süreli iş sözleşmelerinde kanunen işçinin ihbar tazminatı alabilmesi mümkün değildir. Ancak Türk Borçlar Kanunu’nun 430.maddesine göre esaslı nedenlerin varlığı yenilemeler için öngörülmüş ve on yıldan uzun süreli belirli süreli iş sözleşmesi yapılamayacağı kabul edilmiştir. Buna göre taraflar, on yıldan uzun süreli iş sözleşmesini on yıl geçtikten sonra, altı aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilirler.
YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ 2017/8320 E. 2018/13408 K.
…Somut uyuşmazlıkta; taraflar arasındaki iş sözleşmesi … 2013 … Oyunları kapsamında 04.10.2011 tarihinde 1 yıl süreli olarak akdedilmiş olup, iş sözleşmesi davacıdan alınan bir dilekçe üzerine 03.10.2012 tarihinde hiçbir objektif ve esaslı bir neden gösterilmeksizin 31.12.2013 tarihine kadar uzatılmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 11/2. maddesine göre, belirli süreli iş sözleşmesi esaslı bir neden olmadıkça birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz, aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir. Dosya içeriğine göre taraflar arasındaki iş sözleşmesi süre bitiminden sonra geçerli olmak üzere objektif ve esaslı bir neden gösterilmeksizin 03.10.2012 tarihinde uzatıldığından iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli hale gelmiştir. Mahkemece, iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğunun kabulü ile davacının ihbar tazminatı talebinin kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile talebin reddine karar verilmesi hatalıdır.
İhbar tazminatı alacak hakkının hukuken geçerli olarak meydana gelebilmesi için iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedilmiş olması gerekir. İş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmiş olması ihbar tazminatı alacak hakkını ortadan kaldırır.
YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ 2024/12306 E. 2025/664 K.
…Dosya içeriğinde yer alan, el yazısı ile yazılmış olan ve davacının imzasının bulunduğu dilekçe “Çalışmakta olduğum şirketinizden sağlık nedenlerinden dolayı 30.04.2020 tarihinde istifa ediyorum. Gereğinin yapılmasını arz ederim.” şeklindedir. Söz konusu dilekçede davacı taraf sağlık nedenlerine ilişkin bir açıklama yapmamış ise de yargılama aşamasında Covid-19 salgını nedeni ile işyerinde çalışma koşullarının kötüleştiğini, Şirket yetkililerinin haklarını ödeyeceğini belirtmesi üzerine istifa ettiğini belirtmiştir. Davacı tanıkları da Covid-19 pandemi koşulları nedeni ile işyerinde salgın riskinin olduğu ve Türkiye’ye dönmek istedikleri için istifa dilekçelerini imzalamak zorunda kaldıklarına yönelik beyanda bulunmuşlardır. …dosyadaki bilgi ve belgeler ile taraf ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davacının, pandemi dönemi koşullarında davalıya ait Kuveyt’te bulunan işyerinde çalışmayı sürdürmesinin sağlığını tehlikeye atacak boyutlara ulaşması sebebiyle, çalıştığı ülke mevzuatı uyarınca, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği anlaşılmaktadır. Buna göre davacının kıdem tazminatına hak kazandığının kabulü dosya kapsamına uygundur. Ancak haklı nedenle dahi iş sözleşmesini fesheden tarafın ihbar tazminatı talep edemeyeceği gözetilerek buna yönelik talebin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
İstisnai durum 1; sözleşmenin feshi için taraflardan birine haklı nedenle derhal fesih hakkının doğmuş olduğu hallerde, bu hakkın sahibi işçi veya işverenin fesih hakkını İş Kanunu’nda öngörülen süre içerisinde kullanılmaması diğer tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğuracaktır.
YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ 2024/5595 E. 2024/8046 K.
…İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir neden olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanun’un 24 ve 25 inci maddelerinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 17 nci maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin Kanun’un 26 ncı maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar….
İstisnai durum 2; işveren tarafından haklı nedenle fesih hakkı kullanılmaz ve işçiye kıdem tazminatı ödenir ise ihbar tazminatı da ödenmelidir.
YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ 2016/23003 E. 2020/8078 K.
…İş sözleşmesinin işveren tarafından haklı fesih nedenleri oluştuğunda işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle fesih yoluna gidilmeyip işçiye kıdem tazminatının ödenmesi durumunda haklı nedene dayalı fesih imkanı kullanılmamış sayılır. Diğer bir anlatımla, bu durum haklı feshe konu eylemlerin varlığına rağmen işçinin işverence affedildiği sonucunu doğurur. Böyle olunca kıdem tazminatının da ihbar tazminatının da yasal koşulları oluştuğundan ödenmesi gerekir. Bu durumda talep edilen ihbar tazminatının kabulü gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
İstisnai durum 3; İşçinin istifa etmesi halinde ihbar tazminatı alacak hakkı doğması mümkün değildir. Ancak askerlik, emeklilik ve evlilik sebepleri nedeni ile iş sözleşmesini feshetmesi halinde işverence ihbar tazminatı talep edilemez, işçinin ihbar sürelerine uyması gerekmez.
YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ 2017/27341 E. 2020/2903 K.
… İhbar tazminatı iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. Yine, işçinin mülga 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi sebeplerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez. …
İşçinin ihbar tazminatına hak kazanabilmesi için işveren tarafından yasada belirlenen sürelere uyulmamış olması gerekir. Zira ihbar tazminatı, yasada belirlenen ihbar sürelerinin karşılığıdır.
YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ 2023/19275 E. 2024/1987 K.
…Somut uyuşmazlıkta davacı işçiye davalı işverence 05.05.2017 tarihinde tebliğ edilen fesih bildiriminde; 13.06.2014 tarihinde yapılan yurt dışı iş sözleşmesinin sona ermesinden dolayı 16.06.2017 tarihinde iş sözleşmesinin feshedileceği, ayrıca işçinin günde 2 saat iş arama izni olduğu ve bu izinlerin toplam 11 gün olarak topluca iş sözleşmesinin feshinden önce kullanılabileceği yazılıdır. Davalı işverence, davacının 16.06.2017 tarihine kadar olan ücret alacağı da ödenmiştir. Dolayısıyla fesih beyanının davacıya ulaştığı 05.05.2017 tarihine kadar olan çalışma süresine tekabül eden 4857 sayılı Kanun’un 17 nci maddesinde öngörülen 6 haftalık ihbar süresi tam olarak kullandırılmıştır. Buna göre ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararı hatalı olmuştur.
İşçinin, yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi ile ihbar tazminatı hakkı hukuken meydana gelmekte ise de günümüzde işçi veya işveren tarafından usule uygun olmayan, hukuka aykırı tutum ve hareketleri nedeni ile birçok kez işçinin hak kaybına uğradığını, mağdur olduğunu görmekteyiz. Balyoz Hukuk ve Danışmanlık Bürosu olarak müvekkillerimize ve danışanlarımıza kişinin kendi olay örgüsüne özelinde etkili ve hızlı bir şekilde hizmet vermekteyiz.